Dr. Haydar Dümen – Duruş

İnsanoğlunda duruş, baş ve omuzlar dik göğüs ileride bakışlar karşıya yönelmiş kollar yandadır.

Her kişinin duruşu kendi kişiliğine özgü imaj yaratır. Yukarıdaki tanımladığımız duruş, kendine güvenen gücüne inanan, sorununu çözmede yetenekli çağdaş ölçülerde bilgili, kariyeri ve maddi donanımı yerinde olan bir kişinin duruşu yani bir imajın resmidir.

Bir başka duruş daha vardır: Baş ve omuzlar öne eğik, bakışlar kaçamak ve yere dönük, eller iki yanda ama öne doğru kaymış gibi, adımlar yumuşak ses biraz kısıktır. Bu da başka bir kimlik resmi verir.

Birinci resimdeki kişi, duruşuna büyüklük havası katmamışsa, saygı ve güven uyandırır. İkinci resim ise, güçsüzlüğün ve çekingenliğin beden dilini resmidir.

Kadın olsun erkek olsun, birinci tür bir insanla karşılaştığımızda daha saygılı olur, tavırlarımızı da ona göre belirleriz. İkinci resimde baş eğen kişinin bir eklentisi vardır gibi gelir bize. Genellikle de o kişiyi fazla önemsemeyiz.

Avrupa, ABD ve çağdaş ülkelerde insanların eğitim ya da parasal durumları ne olursa olsunlar, birinci resmin görüntüsünü verirler. Başlar omuzlar dik, göğüsler gergin, sanki, “benim gücüm var ve bu gücü de yaşamımdan, ulusumdan alıyorum” der gibidirler.

Kızlar da kadınlar da böyle olduğundan, onların karşısındaki erkekler de kendi denge ve değerlerini bakarak hesaplarını ona göre yaparlar.

İslam ülkelerinde bütün insanlarda yaygın olan duruş, ikinci resimde tanımladığımız gibidir. Diz çöküp oturmak, dualarda baş hafif sola eğik, omuzlar düşük duruş ve oturuş, yüce güce teslimiyetin ifadesi olarak benimsenmiştir.

Yaşam günahlarla dolu, insanoğlu da az ya da çok günahkar olduğundan, bir yakarış, bir af bileyiş teslimiyetinin günde defalarca ritüeli Psikosomatik yani ruh beden etkileşiminde rol oynar. Ve bu durum beden dilinin sürekli bir parçası durumuna gelir.

Anadolu halkında büyüklere saygıda da bu duruş görülür. Büyüklerin yanında diz çökerek oturulur, sokakta baş dik gezilmez.

Genç kızlar ise, büyümekte olan göğüslerini belli etmemek için, omuzlarını öne ve içe eğdiklerinden kemik yapılarını ona göre oluştuğundan bedenleri sanki alçıya alınmış gibi öne doğru eğik bir gelişim gösterir.

Birinci resimdeki kişi güven duygusuyla ne denli donanımlı ise, ikinci resimdeki duruş yetersizlik imajı verdiğinden saygınlık yaratmaz.

Bunları da parasal, sosyal alanda otorite olanlar iyi bildiklerinden bu tür kişi ve kişileri hep sömürürler.

Tüm insan ilişkilerinde saygı çok önemlidir. Bir kadının güzelliği kendine güvenir tavrı erkeğe ciddi mesajlar verir.

Bir erkek ne denli yakışıklı olursa olsun, kimlik yapısında etkin bir donanımı yoksa, pasif, çekingen bir tipse karşı cinsin ilgisini çekmez.

Birinci resimdeki erkek yakışıklılık yönünden fazla şanslı olmasa da toplumsal ve kültürel donanımları ve birikimleri varsa, kadınların daha çok ilgisini çeker.

Çünkü kadınlar, ilişkilerinde önce GÜVEN arar, ona değer verirler.

Bir başka açıdan değerlendirdiğimiz dik duran insanlarda, göğüs kafesi daha geniştir ve havalanmaya daha uygundur. Böylece akciğerler daha çok hava alır.

Bu da kişilerin daha dinç ve sağlıklı yaşamalarını sağlar. İkinci resimdekiler, beyinsel güçlerinin, dinamiklerinin bloke edilmesine bağlı yaşam enerjilerinin de bloke olmasından ve göğüs yapıları daha az hava ve oksijen aldığından erken yaşlanırlar ömürleri de ona göre bir yere oturur.

Haber Revizyon Nisan 2014 haydar dümen 1

Haber Revizyon Nisan 2014 haydar dümen 2

HABER REVİZYON DERGİSİ NİSAN 2014

Bir cevap yazın