LGBTİ Nedir?

1900’lü yıllardan beri kullanılan LGBTİ kelimesi Lezbiyen, Gay, Biseksüel, Transeksüel ve İnterseks kelimelerinin baş harflerinin birleşmesinden oluşmuştur.

 

Eşcinsel haklarının mücadelesinde kullanılan çatı kelime LGBTİ’dir. İlk başlarda GLBTİ kelimesi kullanılırken lezbiyenlerin toplumda yok sayılması ile L harfi başa gelmiştir. Bu yöntem ile aslında kadınlara bir nevi pozitif ayrımcılık uygulanmıştır. Yurt dışında bazı örgütler ise bu oluşuma Queeri temsilen Q harfinin de eklemişlerdir.
Eşcinsel kelimesi en yaygın ve ve ilk kullanılan terimdir. Sonrasında eşcinsel kelimesi homofobi için olumsuz çağrışımları yok etmek amacı ile yerini eğilimlere göre belirleyen sözcükler ile değiştirmiştir. LGBTİ bireyler toplum tarafından marjinal kişiler olarak nitelendirilmektedir. Dünya geneleine baktığımızda hemen hemen her yerde LGBTİ bireylerin cinsel ve sözlü tacize uğradığını görmekteyiz. 2009 yılında Transeksüel aktris Candis Cayne “Biz hala açıkça taciz edilebilir bireyleriz” demiştir.
LGBTİ insanlık tarihi kadar eskidir. Eski Mısır, Hititler, Sümerler dönemine ait LGBTİ tarihi ile ilgili yazılı belgeler bulunmaktadır. Hatta bazı Mezopotamya tapınaklarında ve yakın döneme kadar Hindistan’da eşcinsel fahişeler bulunmaktaydı. Hitit’ler döneminden M.Ö. 1400’lerden kalma bir yasa derlemesinde erkekler arası evliliğe izin veren bir madde belirlenmiştir. Eşcinsel evliliğe izin veren ilk yasa olarak kabul edilmiştir.
Eşcinselliğin bazı boyutlarıyla yüceltildiği, sosyal açıdan kabul gördüğü bir ülke antik Yunanistan’dır. Genç Ganymades’i kartal kılığına girerek tanrı Zeus’un kaçırması bun açık bir örnektir. Eşcinsellik, Eski Yunan sanatının büyük bir bölümüne kaynak olmuştur. Sadece erkek eşcinselliği değil, kadın eşcinselliği de sanata işlenmiştir. Roma Uygarlığı döneminde sert bir baskıyla karşılaşmıştır eşcinsel ilişkiler. Antik Çin’in neredeyse bütün tarihi boyunca eşcinsellik çok yaygındı. Akdeniz bölgesi Arap uygarlıklarında erkekler arası eşcinsel ilişkilerin olduğunu ortaya koyan birçok anekdot vardır. Arap ülkelerinde erkekler arasındaki eşcinselliğe ait gelenekler günümüze kadar sürmüştür. On dokuzuncu yüzyıla kadar Afganistan’da makyajlı, kadın gibi giyinmiş oğlanlar, zengin erkeklerin haremlerinin bir parçasıydı.
Hıristiyanlık ta eşcinselliği yasaklamış dinler arasındadır fakat buna rağmen batı ülkelerinde tüm ortaçağ boyunca eşcinsel ilişkilerin çok fazla yaygın olmamakla birlikte devam ettiği bilinmektedir. Rönesans Avrupası’nda ise eşcinsel olup ta bu eğilimini heteroseksüel ilişkiyle birlikte sürdüren pek çok ünlü kişi olduğu bilinmektedir.
1969’daki Stonewall ayaklanmasından ve 1968’deki cinsel devrimden önce toplumda polis şiddeti, homofobi ve LGBTİ bireyler için aşağılayıcı kelimeler vardı. LGBTİ hak mücadelesi cinsel devrimlerin ardından hızla büyüyerek dünya çapına yayılmıştır. İçe kapanıklığın dışa açılımı Stonewall ayaklanmalarıyla beraber 1970’lerin sonu ve 1980’lerin başında başlamıştır. Algı değişimi LGBT bireylerin için olmuş gay ve lezbiyenlerin toplumsal ilk kabullenmeleri yaşanmıştır.
Eşcinselliğe ya da eşcinselliğe karşı duyulan, korku, nefret, hoşnutsuzluk ve ayrımcılığa homofobi denmektedir. Uluslar arası Af Örgütü’nün yapmış olduğu araştırmalara göre 70 ülkede LGBTİ bireylere şiddet uygulanmaktadır ve buna bağlı olarak 8 ülkede de eşcinsellere idam cezası verilmektedir. Homofobi kelimesi Türk Dil Kurumu sözlüğünde bulunmamaktadır fakat dil derneği sözlüğünde “eşcinsellik korkusu” olarak karşılık bulmaktadır. Bazı devletlerde homofobik hareketler ve söylemler “nefret suçu” kabul edilip cezai yaptırım uygulanır.
Toplumsal nedenler, din, ideolojik veya psikolojik nedenler homofobinin sebepleri arasındadır. Afrika’nın bazı bölgeleri, Hindistan, Guyana, Jamaika, Malezya, Papua Yeni Gine, Kuzey Kore, bazı Orta Asya Devletleri ve birçok Müslüman ülkede eşcinsellere hapis cezası uygulanır. Bazı ülkelerde ise eşcinsellere idam cezası uygulanmaktadır. Birleşik Arap Emirlikleri, Suudi Arabistan, İran, Nijerya, Moritanya, Sudan, Somali ve Yemen bunlara örnektir.

Cinsiyet Kimliği

Önceden eşcinsel yönelimin kişinin kendi cinsiyetiyle bağlantılı olduğu düşünülüyordu. Mesela bir erkeğe ilgi duyan erkeğin feminen veya bir kadın ailgi duyan bir kadının maskülen özelliklere sahip olduğu anlayışıydı. Son dönemde ise cinsiyet kimliği cinsel yönelimden ayrı bir fenomen olarak görünmeye başlamıştır.
Heteroseksüel, biseksüel ve eşcinsel kişiler feminen veya maskülen olabilirler yada hem feminen hem maskülen özellikler gösterebilirler. Bir çok gay ve lezbiyen grubu üyeleri arasında cinsiyetiyle uyumsuz eşcindel ve cinsiyetiyle uyumlu heteroseksüel kişilikler vardır. Bu konu detaylı araştırıldığında çoğu lezbiyen ve gay’in çocukluk yıllarında cinsiyet uyumsuzluğu yaşandığı görülmektedir.

Kimlik ve Yönelimler

GAY

Kökenine baktığımızda “gay” sözcüğü Fransızca “gai” den gelmektedir. Anlamı ise neşeli, canlı renkli ve gösterişlidir. “gay” tabiri 1960’lı yıllardan beri erkek eşcinsellerin kendilerini tanımlamak amacıyla kullandığı bir kelimedir. Oxford İngilizce sözlükte “eşcinsel kişi” olarak tanımlanır.

LEZBİYEN

Lezbiyen kelimesi kadın eşcinsel anlamına gelmektedir. 1800’lü yıllardan beri kullanılmaktadır. Lezbiyen kelimesinin kökeni eşcinsel kadın şair Sappho’nun doğduğu yer olan Lesbos (Midilli) Adası’na dayanır.

BİSEKSÜEL

Biseksüellik cinsel ve duygusal yönelimi hem karşı cinse hem de kendi cinsine dönük olan kişidir. Biseksüel kelimesi hem sıfat hem isim olarak kullanılır.

TRANSEKSÜEL

Transeksüel, karşı cinse benzeme isteği duyan, kendisini karşı cinse ait hisseden kişilere verilen isimdir. Hem kadın hem de erkek için geçerlidir. Mesela kişi kadın olduğu halse erkek olmayı isteyebilir veya erkek olduğu halde kadın olmayı isteyebilir. Transeksüellik kişinin kendini karşı cinsten biri olarak görüp hissetmesidir. Bu sebepten dolayı transeksüeller dışarıdan belli olmak zorunda değildir.

Travestilerden farklı olarak davranış ve fiziksel görünümden öte transeksüellerin büyük bir çoğunluğu cinsiyet değiştirme ameliyatı geçirerek hukuki ve sosyal olarak karşı cinse geçiş yaparlar.

İNTERSEKSÜEL

İnterseksüel hem kadın hem erkek cinsiyetine sahip olan kişidir. İnterseksüel olmak için çift cinsiyetli olmak gerekmez kişi içerisinde hem kadın hem erkek özelliklerini taşıyabilir. Her iki cinse de cinsel vya duygusal bir çekim hissedebilir.

Cinsel Yönelimi Değiştirmek Mümkün Mü?

Biseksüel y da eşcinsel yönelimi heteroseksüelliği dönüştürmeyi amaçlayan metodlar vardır. Bu metodlar psikoanalitik teknikleri, davranışsal teknikler, tıbbı yaklaşımlar, ruhsal ve dinsel yaklaşımlar içerebilir. Hatta dünyanın bazı yerlerinde şiddet içeren metodlar bile vardır. Örneğin lezbiyen kadınlara heteroseksüelliğe dönmeleri için yapılan tecavüz!
Bugüne kadar kişinin cinsel yönelimini değiştirmeyi başardığına dahil yapılan herhangi bir bilimsel araştırma yoktur. Cinsel yönelim değiştirme metodları, dini kuruluşlar, lgbt hakları kuruluşları, bilimsel ve profesyonel kuruluşlar arasında tartışmalıdır.
Bazı kişiler ve gruplar dini eforları içeren değiştirme yöntemlerinin eşcinsel hislerini ve davranışlarını değiştirebileceğini iddia etmektedir. Bu gruplar ve kişilerin bir çoğunun eşcinselliği utanç verici, aşağılayıcı bir şey olduğunu destekleyen politik akımlar olduğu gözlemlenmektedir.
Eşcinsel çocukları kendileri istemedikleri halde böyle yerlere götürüldüklerini bazen de zorlandıklarını, özgürlüklerinin elinden alındığını Dünya Sağlık Örgütü bildirmiştir. Amerikan Sağlık Örgütü de bu konu ile ilgili etik olmayan tedavilerin insan haklarının ihlalinden dolayı ihbar edilmesi ve ulusal yönetmelik altında yaptırım uygulanmasını önermiştir.

 

Haber Revizyon 2015 Ağustos lgbti 1

 

Haber Revizyon 2015 Ağustos lgbti 2

 

Haber Revizyon 2015 Ağustos lgbti 3

 

Haber Revizyon 2015 Ağustos lgbti 4

 

HABER REVİZYON DERGİSİ AĞUSTOS 2015