Katolik Kilisesi’nin ruhani başkanı Papa’nın, Türkiye’deki olumlu geçen ziyaretinin ardından, Ermeni soykırımıyla ilgili yaptığı talihsiz açıklamaların akabinde, Avrupa Parlamentosu’nun da 1915 olaylarına ilişkin, sözde Ermeni soykırımına dair karar tasarısını oy çokluğuyla kabul etmesi, Türkiye açısından kabul edilebilir değildir.
Avrupa Parlamentosu’nun karar tasarısında geçen “1915-1917 yıllarında Osmanlı İmparatorluğu topraklarında gerçekleşen trajik olayların ‘soykırım’ olduğu” yönündeki açıklamayı ve tarihsel gerçekleri ve hukuku katleden bu metni kabul edenleri ciddiye almıyoruz.61 bin ihracatçıyı temsil eden Türkiye İhracatçılar Meclisi olarak bu tarz siyasi açıklamalarla küresel ölçekte bir gündem yaratılmasının, sadece Türkiye ya da dost ülke Ermenistan’a değil, tüm Dünya ticaretine negatif etki yapabileceğini; küresel refah, huzur ve barış ortamını derinden sarsabileceğini düşünüyoruz. Avrupa Parlamentosu, Avrupa halkları arasında ortak bir geleceğin inşasını gerçekleştirmek istiyorsa, bunun objektif olmayan veri ve gerekçelerle, önyargıyla tarihi şekillendirmesine binaen gerçekleşmesinin mümkün olmadığını bilmeli Avrupa Parlamentosu, tüm din, kültür ve toplumlara eşit mesafede yaklaşmalı, toplumların köklü geçmişlerine zarar verebilecek ve barışın yerini yersiz çekişmelerin almasına ortam yaratacak kararlardan kaçınmalıdır.
Türkiye’nin dış politika yaklaşımı, Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün “Yurtta Sulh, Cihanda Sulh” prensibiyle şekillenmiştir. Bu bağlamda kadim geçmişiyle farklı kültürlerin mozaiği ve bütünselliği ile Dünya’da muazzam ve eşsiz bir örnek olan Türkiye; tarih boyunca sadece Ermenileri değil, tüm köklü medeniyetleri kucaklayan ve barındıran yaklaşımıyla gerek içerde, gerekse dışarıda barışa yaptığı katkılarla bu haksız yargılamaları hak etmemektedir. Türkiye’nin ihracatçıları olarak bu önyargılı açıklama ve aksiyonlar yerine tüm tarihi meselelerin, kurulacak mutabakat zemini çerçevesinde profesyonel tarihçiler tarafından incelenerek tetkik edilmesi ve söz konusu olayların siyasi malzeme yapılmaması en büyük temennimizdir.
HABER REVİZYON DERGİSİ MAYIS 2015