Yapılış tarihi: 16. yy
Yaptıran: Sinan Paşa
Yıkım tarihi: 1871
Yıkım nedeni: Trenyolu inşaatı
Yer: Sarayburnu
İncili Köşk (1589-91), padişahların dinlenmek ve güzel vakit geçirmek için kullandıkları, deniz manzaralı bir seyir yapısıdır. Adını kubbesine asılı inci dizisinden almaktadır. III. Murat’ın hükümdarlığında, Topkapı Sarayı’nın deniz surları üzerine Yemen Fatihi Koca Sinan Paşa tarafından inşa edilmiştir. Merkezi bir taht odası ile dinlenme ve hizmet mekanlarından oluşmaktadır. Değerli halılar, İznik çinileri, gümüş ve porselen eşyalar, ortası havuzlu ana mekanı zenginleştiren öğeler arasında sayılmaktadır. Köşkün açılış şenliklerinde müzikli ziyafetlerin ve kayık yarışlarının düzenlendiği bilinmektedir; atlı oyunlar ve havai fişek gösterileri de bunlara eşlik etmiştir. Diğer taraftan, Rumların burada bulunan ayazmada düzenlediği törenler de her zaman ilgi çekmiştir; köşk zaten bu kutsal mekanın zarar görmemesi için tonozlu bir altyapıyla yükseltilmiştir. 19. yüzyılda yavaş yavaş terk edilen köşk, Yedikule-Sirkeci demiryolu hattının inşaatı sırasında kaide kısmı dışında yıkılmıştır.
————————————————————————————————————
Construction date: 16th century
Commissioned by: Sinan Paşa
Destruction date: 1871
Cause of destruction: railway construction
Location: Sarayburnu
İncili Köşk (1589-91) was a belvedere meant for resting and entertaining of the sultans, enjoying the view over the sea. Its name (lit. the pavilion with pearls) is derived from the row of pearls once hanging down at its domed ceiling. The pavilion was built by the grand vizier Sinan Paşa, the conqueror of Yemen, during the reign of the Sultan Murat III on the sea walls of the Topkapı Palace. It consisted of a centrally located throne hall, resting and service spaces. Precious carpets, Iznik tiles, silver and porcelain objects were listed among the rich furnishings of the major room which had a pool at the center. It is known that banquets with musicians and regattas were organized on the occasion of the opening festivities of the pavilion accompanied by riding events and fireworks. The celebrations of local Greeks at the hagiasma here, on the other hand, had always been a center of attraction; the pavilion itself was after all elevated on a vaulted substructure to protect this holy place. The pavilion which was gradually abandoned in the nineteenth century was finally demolished during the construction works of the Yedikule-Sirkeci railway with the exception of its vaulted base.
HABER REVİZYON DERGİSİ TEMMUZ 2015