“Türkiye ile AB arasında vize serbestisine imkan tanıyan mutabakat metni ve geri kabul anlaşmasının paraflanması önemli. Türkiye ile AB arasında vize muafiyeti için diyalog sürecinin bugün resmen başlatılmasından büyük bir memnuniyet duyuyoruz.
Bu adımla temenni ediyoruz ki 3-3,5 senelik sürecin sonunda vizesiz Avrupa yolculuğu başlamış olacak. Türkiye AB aday ülkesi. Tüm aday ülkeler vizeden muaf olduğu halde Avrupa’nın en güçlü büyüyen ve istihdamını artıran ülkesine adil olmayan bir vize rejimi uygulanıyor. Halbuki Türkiye’nin AB ile son derece büyük bir dış ticaret hacmi var. İlk 10 ayda Türkiye’nin AB ile toplam dış ticareti 127 milyar dolar oldu. İlk 10 aylık dış ticaret rakamlarına göre Türkiye’nin ihracatında AB’nin payı yüzde 41,4, ithalatında ise yüzde 36,5.
Biz, vizenin girişimcilerimize karşı kullanılan bir tarife dışı engel olduğu kanaatindeyiz. Tarife dışı engellerin kalkmasıyla Türkiye’nin AB ile dış ticaretinin çok daha iyi seviyelere geleceği kanaatindeyiz. Örnek olarak Rusya ile 2010 ‘da vize muafiyeti antlaşması yaptık. 2010’da Rusya’ya ihracatımız 4,6 milyar dolar iken, 2011’de yüzde 29 artışla 5,9 milyar dolara çıktı. 2012 itibariyle ihracatımız 6,6 milyar dolara dayandı.
Rusya bu noktada ihracatımız için çok önemli bir örnek. Biz, vizelerin kalkmasının ihracat hamlemiz ve 2023 hedeflerimiz için gayet kritik. Rusya ile Türkiye arasında havayolu yolcusu sayısı bu anlaşma sonrasında kısa sürede 1 milyonu aştı, dolayısıyla bu anlaşma her iki tarafa gerek ticari gerekse de turistik boyutta son derece faydalı oldu.
AB üyesi ülkelerle ilgili ihracatçılarımızın bize en çok ilettiği sorun vize konusu. Vizeler ticaretimizin önünde yer alan en büyük engel. Mallar serbest gidiyor ama malları üretenler ve montajını yapacaklar gidemiyorlar. Umut ediyoruz ki bugün atılan adımla birlikte girişimcilerimize vize işlemlerinde büyük kolaylık sunacağız. Ticaretimizin önünde yer alan bu önemli engeli kaldıracağız.”
HABER REVİZYON DERGİSİ ŞUBAT 2014