Psikoloji biliminin yani psikiyatri meslek dalının sömürü alanına giren günümüzde ben bilirim diye ortaya çıkan, bazı olaylar ve durumlardan size söz edeceğim. Hekimlikle ilgisi olmayan çiçeği burnunda bazı psikologlar, birer çilingir gibi insan ruhunun kapalı kutularını açmak için iş buldukları her yerde bu yetkileri sorunsuzca kullanarak olguların psikolojileriyle oynuyorlar.
Günümüzde bilim adına en büyük tehlikelerden biri budur. Çoğu genç olan bu psikologlar deneyimsiz kendi dünya görüşlerine, yargılarına ve inançlarına göre hastaları yönlendirmeye çalışıyorlar. Şansların ekseninde onların olmasına rağmen, çarkın parasal tekerlerinden akan gelirler, organizatörlerin kasalarını dolduruyor.
Burada iki sömürü söz konusu;
1. Acemi erlerde insan psikolojisi tehlikeli yıpranmalara aday oluyor. Tıpta buna hastalığın hiç edilmesi deniyor.
2. Haksız kazanç doyumsuz aç gözleri provake ederek bu tür yeni yeni oluşumların ortaya çıkmasına neden oluyor.
Burada klinik psikologlar eğitim üst basamaklarından geçtiklerinden bu görevi yapmakta yetenekli ve yetkilidirler.
Ancak vahşet diye bileceğimiz kadar çok daha tehlikeli ve rezilce bir aldatmaca oyun oynanıyor. Psikolog olmadıkları halde uyduruk kuruluşlardan seminer sertifikaları alarak resmen psikologlar gibi görev yapıyorlar. Bu sertifikalar ise, bir çok yabancı ülkelerden parayla satın alınabiliyor. Oysa bu sertifika veren bu seminerlerin tıbbi ve resmi bir yeterlilikleri de yoktur. Tekrar edelim, hem hastaların psikolojileri dejenere ediliyor, hem de psikiyatri bilimine, mesleğe güven zedeleniyor.
Bunlar yetmezmiş gibi bir de sözüm ona, “mutlu yuva” ya da “cinsel eğitim ve aile dernekleri gibi” isimlerle bir dernek kurup, çalışmalara başlıyorlar.
Akıllı kurucular ilk fırsatta dernek tarafından onursal başkanlığa seçiliyor, böylece her türlü sorumluluktan kurtuluyorlar. Bu çarkı işleten eleman ve kurucular ise, daha öğrenciyken derneğin kurulmasında sorumluluk alıyorlar, yani kurucu oluyor. Bu boş alanda gözü kara, ruhsal çarpıklığı olan ne yazık ki hekimlerde öylesine sorumsuz ve öylesine insanlığa, etiğe sığmayan suçlar işleyebiliyorlar.
Bu konuda gözlemlerimizin dışında anlattıklarımız hukuksal belgelerle saptanmıştır. Böyle bir derneğin onursal başkanı muayenehanesinde hipnoz yaparak bir kadına tecavüz ettiği suçlanmasıyla şu anda tutuklu yargılanıyor. Biz mesleki alanda sorumluluğumuzu yerine getirmek, halkımıza karşı yüklendiğimiz misyonumuzu korumak için bu yaşanan gerçekleri sizlerle paylaşıyorum.
Halkımıza, geçmiş olsun sevgi ve saygılarımla
HABER REVİZYON DERGİSİ ARALIK 2013