Her yıl Gençlik ve Spor bayramı Mayıs ayında kutlanırken Atatürk, kim bilir yattığı yerden ne kadar gurur duyuyordur, Samsun’dan yola çıkan bayrağımız Amasya, Tokat, Sivas, Erzincan, Erzurum, Kayseri, Nevşehir, Kırşehir ve Kırıkkale’den geçip Ankara’da 19 Mayıs törenlerinde Cumhurbaşkanına sunulur.
Yanılmıyorsam bu tören aslında Stadyumlarda kutlanırdı ama geçen yıllarda havaların soğuk olma ihtimaline karşı gençlerimizin hasta olmaması için devlet büyüklerimiz tarafından ‘’aman stadyumlarda kutlanmasın’’ gibi bir talimat verilmişti. Ne kadar güzel gençlerin sağlığını düşünmek ama çok kötü bir alışkanlığı var bizim kıymetli gençlerimizin, sigara ve nargile. Şimdi gel de Amerika’daki yerlilere kızma! Benim gençliğimde Kızılderili filmleri sanki daha çok çekilirdi ve sağolsunlar boş zamanlarında uzun bir çubukla tütün içerlerdi, hatta “barış çubuğu’’ diye bir söz vardı. Neden kızıyorum Kızılderililere?
Çünkü adamlar tütünü keşfetmişler, nikotinden keyif almışlar ve maalesef gezginlerle birlikte dünyaya yayılmasına sebep olmuşlar. Okuduğum kadarıyla 1500 yıllarında Avrupa’ya oralardan da çok gerekliymiş gibi Venedikli tüccarlar tarafından bizlere ulaşmış, sonrasında sanayi boş durmamış ve süslü paketlerle piyasayı doldurmuş. Bugün bakıyoruz artık her yerde, yollarda, kafelerde, parklarda, bahçelerde ellerde sigara. Özenti ile başlayan bu alışkanlık, bu çok zararlı maddeyi kullanan sayısını arttıyor ve günümüzün en tehlikeli alışkanlığı hepimizi tehdit ediyor. Lüks ve şık kafeler açık havaya koydukları ısıtıcalar ile beraber hem atmosferi zehirliyor hem de gençlerin zehirlenmesine katkıda bulunuyor. İşin en üzücü tarafı da yüzlerce çok kıymetli insanın ve gencin bu alışkanlığa devam etme direnci.
Ama bir önemli konu daha var bunu belirtmek isterim; ben kesinlikle yasaklara karşıyım, bizim alışkanlıklarımızdan faydalanan sektörlere de saygım sonsuz, arz talep meselesi, sen istersen o satar. Bakar ki sen sigarayı bırakmak istiyorsun gel nargile iç der, gel pipo iç der, gel puro iç der.
Onun görevi senin bağımlılığını devam ettirmektir benim görevim ise seni sadece uyarmak olmalı, senin kendini zehirleme hakkına ben müdahale edemem ama beni zehirlemene engel olmak için senin alanlarını daraltırım, benim yemek yediğim yer, benim nefes aldığım yer seninle aynı yer olmamalı, ben istersem senin yanına gelirim, sen sadece orada kendini zehirleyebilirsin.
Mayıs ayının kendi gibi en güzel yönlerinden birisi, bünyesinde birçok güzel ve anlamlı günü barındırmasının yanında ‘’Gençlik ve Spor bayramı‘’ gibi en kıymetli ve önemli günümüz ile Dünya Sağlık Örgütünün artan tütün kullanma tüketimine dikkat çekmek ve kullanımı azaltmak için kutlama yaptığı 31 Mayıs ‘’Dünya Tütünsüzlük Günü‘’de bizlere sunmasıdır. Bence çok güzel bir kaynaşma, gençlik ve spor bayramı ile dünya tütünsüzlük günü.
Gelin Mayıs ayında tüm gençlerimizle birlikte ulus olarak ‘’Gençlik ve Spor bayramını‘’ kutlarken Dünya Tütünsüzlük gününde bu alışkanlıklarından vazgeçebilenleri ayakta alkışlayalım. Bu bağımlılıktan kurtulanlarımızı kucaklayalım…
Belki bildiğiniz bir küçük benzetmeyi paylaşmak istiyorum. Üç çeşit arkadaş varmış derler, birincisi ilaç gibi ihtiyaç olduğunda onu arar bulursun, ikincisi gıda gibi onsuz yapamazsın her zaman arar bulursun, üçüncüsü ise hastalık gibi o seni arar bulur; bağımlılık bu üçüncü arkadaşlık gibi, seni buluyor ve bırakmıyor, sonrasında sen de onu bırakamıyorsun; iyisi var kötüsü var ama dengeyi iyi ayarlayamazsan hepsi zararlı, bırakmayı bilemezsen hepsi zararlı.
Sayısal loto, şans topu, at yarışı, anne baba, erkek arkadaş, kız arkadaş, eş, iş, müzik, bilgisayar oyunu, uyuşturucu, sigara, seks, türk lirası, dolar, euro, koltuk, makam gibi kullanmayı, onu hayatında var etmeyi alışkanlık haline getirip bağımlısı olup zarar verdiğini görsen bile kopamadıklarımızın tümü, sonunda onun oyuncağı haline geldiklerimizin tümü, biraz daha ileri gittiğinde onurumuzu ve gururumuzu uğruna hiçe saydıklarımızın tümü, bizi yok edeceğini bildiğimiz halde bırakamadıklarımızın tümü…
Ve bağımlılıklar içinde en tehlikesiz, en saf görüneni ama akciğer kanserinin baş sebebi, sadece kullananın kendisini değil yakın çevresini ve dünyayı da zehirleyen ve aslında en tehlikelisi, tütün içme bağımlılığı.
Bu yazıyı okuduktan sonra bir kişi bile sigarayı bırakabilirse ne mutlu bana, Atatürk’ü Anma Gençlik ve Spor Bayramımız ile Dünya Tütünsüzlük günümüz kutlu olsun.