Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekçi başkanlığında Ekonomi Bakanlığı koordinasyonu ve Türkiye İhracatçılar Meclisi organizasyonu Bosna Hersek’e yönelik düzenlenen ticaret heyetinde iki ülke ilişkilerinde yeni adımlar atıldı.
Bakan Zeybekçi, Türkiye ile Bosna-Hersek arasındaki sınırsız dostluğu, sınırsız ticaret ve ekonomik birlikle güçlendirmek istediklerini, “Hükümet olarak nasıl ki sanayicilerimizi, işadamlarımızı Türkiye’de yaptıkları yatırımlarda destekliyorsak, onları Bosna-Hersek’te de desteklemek istiyoruz.” dedi.
TİM Başkanı Büyükekşi : “Türkiye şu anda Bosna-Hersek’te en fazla yatırım yapan 9. ülke. Biz bunun çok daha yüksek olması gerektiğine inanıyoruz.” Başkent Saraybosna’daki Bristol otelinde düzenlenen iş forumunda konuşan Zeybekçi, görevinin Türkiye’nin dış ticaret açığını azaltmak olduğunu ifade etti.
Bakan Zeybekçi, Bosna’yı ise Türkiye’de yatırımın teşvik edilmesi gereken bir bölge gibi gördüklerini, iki ülke arasındaki 400 milyon dolarlık ticaret hacminin milyar dolarlık seviyelere bir an önce çıkartmak istediklerini, tarihten gelen ilişkileri geleceğe taşımak için sorumluluklarının olduğunu ifade etti.
“Bosna Hersek’teki talebi kaliteli Türk ürünleri ile karşılamak istiyoruz”
Türkiye İhracat Meclisi (TİM) Başkanı Mehmet Büyükekşi :
“Geçtiğimiz yıl Bosna Hersek’e 274 milyon dolarlık ihracat yaptık. İhracatımızın yüzde 80’ini 10 sektör oluşturdu. Dolayısıyla birçok farklı sektörde dış ticaretimizi geliştirme imkanına sahibiz.
Bosna’ya en fazla kimyevi maddeler, hazır giyim ve konfeksiyon, elektrik-elektronik sektörlerinde ihracat yapıyoruz.
Halı, hazır giyim, kimya sanayi, mobilya, otomotiv ana ve yan sanayii ile bisküvi, bitkisel yağlar, organik tarım ürünleri, şekerli ve çikolatalı mamuller, yaş meyve sebze sektörlerinde yüksek ihraç potansiyeline sahibiz.
Bizler Bosna Hersek’in artan tüketim talebini, kaliteli Türk ürünleri ile karşılamak istiyoruz. Bosna Hersek’ten ise en fazla demir, ayçiçeği, taş kömürü, karton ve buğday ithal ediyoruz. Bu anlamda ithal ürün portföyümüzü çeşitlendirebileceğimize inanıyoruz. Bu konudaki fırsatları da değerlendirmeye hazırız.
Diğer taraftan bankacılık sisteminde yaşanan bir takım teknik sıkıntılar, yavaş bürokrasi ve karmaşık mevzuat kuralları da ihracatçılarımızın üzerinde durduğu bir sorun. Bu sorunların iyileştirilmesi ve şeffaflaştırılması yönünde atılacak adımları önemli görüyoruz.
Bizler de elimizden gelen desteği vermeye hazırız. Bu engelleri aştıkça dış ticaret ve yatırım hacmimizi yükselteceğimize yürekten inanıyoruz.
Sabiha Gökçen Havalimanı’na seferler 2 Mayıs’ta başlıyor.
Diğer taraftan Türk Hava Yollarımızın Bosna-Hersek’e artan frekansta seferleri her geçen gün bizi birbirimize daha çok yaklaştırıyor.
Türk Hava Yolları, Saraybosna Havalimanı ile Atatürk Havalimanı arasında 19 yıldır uçak seferleri düzenleniyor. Halen haftada 18 sefer var.
Mevcut uçak seferlerine ek olarak, 2 Mayıs’tan itibaren, THY Saraybosna’dan Sabiha Gökçen Havalimanı’na yeni uçak seferleri başlatıyor. Bu yeni seferin ticaret ilişkilerimizi daha da güçlendireceğine inanıyoruz.”
İş forumuna Türkiye’den gelen yaklaşık 40 işadamı ile Bosnalı işadamları katıldı.
TSE’den Bir İlk
Öte yandan Türk Standartları Enstitüsü (TSE) ile Bosna Hersek Standartları Enstitüsü (BAS) tarafından, Uluslararası Saraybosna Üniversitesi (IUS) kampusünde gerçekleştirilen ilk ortak belgelendirme törenine katılan Zeybekçi, burada yaptığı konuşmada, Saraybosna’nın kendileri için çok farklı anlamları olan bir şehir olduğunu ve ziyaretten büyük memnuniyet duyduğunu belirtti.
TSE Başkanı Hulusi Şentürk, son yıllarda Balkanlar, Ortadoğu ve Afrika’da zayıf olan standartları yükseltmeyi amaçladıklarını ve bu kapsamda bu bölgelerdeki ülkelerle işbirliği anlaşmaları imzaladıklarını anlattı.
TSE’nin yurt dışında ilk kez bir standartlaştırma enstitüsü ile ortaklaşa sertifika verdiğine dikkati çeken Şentürk, aynı zamanda, Türkiye dışında ilk kez helal ürün sertifikası dağıttıklarını kaydetti.
BAS Genel Müdürü Alexander Cincar da TSE ile yaptıkları ortak çalışmanın kendilerine büyük katkıları olduğunu, bu çalışmanın Bosna Hersek’in standart kalitesini artırmaya katkı sağladığını ve Bosna’daki şirketlerin piyasadaki rekabet gücünü artırdığını söyledi.
Konuşmaların ardından, gereklilikleri yerine getiren firmalara ilk kez ISO 9001 belgesi ve helal gıda sertifikası verildi.